top of page

(RAHMİ M. KOÇ MÜZESİNDE) ALİ DAYI TIRHANDİLİ

ALİ DAYI - TIRHANDİLİ


Yelken teknesi olan Tirhandil tekneler hemen hemen her denizcinin sevdiği benimsediği formu yapısıyla, nostaljik havasıyla bir rüyadır denizlerde.


Peki nedir bu Tirhandil denilen tekne tipi ?


Yunancada " Trekantini " diye adlandırılırlar, üçte bir anlamına gelir. Yani eninin boyunun 3/1 ölçüsünde, tekne baş ve kıç bodoslamaları birbirine simetri esasına bağlıdır. Neredeyse yüzyıllardır şarap, zeytin yağı, pekmez, üzüm, harup, balık, ipek ticareti yapılmış bu dizayn tekneler ile sert denizlerde yol almışlardır. Akdeniz ve Ege de süngercilerin, dalgıçların ağır işlerin öncüleri ekollüde olmuş, bir kaç detayı dışında günümüze kadar formu değişmeden gelmiştir.


Sancak, iskele abordalarından bakıldığında hemen göze çarpan yapısı itibariyle baş bodoslama ve kıç bodoslama çok hafif geriye doğru iki ucu sivrice olup yeke dümen kullanımlıdır. Antik çağlarda sedir ağacından yapılmakta olup, güzel manevra kabiliyeti, sağlam ve geniş karınlı denizci teknelerdir. Eski çağlarda ortalama 15metre boylarına kadar tek direkli Latin yelkenli, günümüzde ise 20 metreye yakın reçineli çam ağacından, alçak , kavisli hatları ile randa ve markoni yelken tipiyle karşımıza çıkmaktadır.


Ahşap işçiliğinin güzel örnekleri arasındadır.


Akdeniz ve Ege de iki bin yıldır ticaretin vazgeçilmez öncüleri olmuşlar, Osmanlı tersanelerinin kapatılmasıyla 1840 yıllarında Yunanistan adalarında sünger avcılığının göz bebeği olduğu yıllarda tirhandiller vazgeçilmezdi.

Ekseriyetle Bodrum, Marmaris, Boz burun yöresinde 1950 – 1960 yıllarında ülkemizde de tekrar atağa kalktığı yıllarda güvenilirliği ve sağlam geniş karınlı gövdesiyle sünger avcılarının talep ettiği tekneler olmuşlarıdır. Sünger dalgıçlarının nargile tekniği ile daldığı dönemde, dalgıcın çıkardığı kabarcıkları kıvraklığıyla takip edebildiğinden tercih edilmekteydiler.


İşte o yıllarda ‘’Mehmet ÖZYURT’’ ustanın ellerinden yonttuğu kerestesinden bir Tirhandil imal eder. Üzerinde hayatlar geçecek, anılar hikâyelere dönüşecek bir ekmek teknesidir ALİ DAYI Tirhandili. (Bodrum 1960)


Teknenin ilk sahipleri ülkemizin en tanınmış dalgıçlarından "Can Tosun SEZER" ve "Baskın SOKULLU" dur. Sipariş ettikleri bumba sız randa arma tirhandilini "Mehmet ÖZYURT" ustanın ellerinden teslim alırlar sene 1960.

Tekne 10,50metre boyunda, yeke dümen, üç kanatlı Samofa makina ile donatılmış sünger avcılığı, sualtı balıkadam işleri için dizayn edilmiştir.


ALİ DAYI - (VOLGO DON gemisi çalışmaları)


İlk sahipleri yurt dışına süngercilik faaliyetlerini yapmak için 1961 yılında Libya sularına seyir ettiler. Böylece ALİ DAYI tırhandili ve Türk dalgıçlarını süngercilik faliyeti için ilk yurt dışına çıkan tekne oldu.


ALİ DAYI tirhandil teknesi dalgıç sahipleri ‘’Can Tosun SEZER’’ ve ‘’Baskın SOKULLU’’ yanlarında çalışması için ‘’A. Enes EDİS’’ isminde bir genç delikanlı alırlar 1973 yılında.

‘’A. Enes EDİS’ ’dalgıçlığa başladığı bu tirhandil teknesi, ilk emek ekmek teknesi olur, işverenleri ile birlikte yıllarca çalışırlar.













ALİ DAYI - ( INDEPENTENTA gemisi çalışmaları)


1982 yılında mimar ve dalgıç '’A. Enes EDİS’’ kurduğu (DETEK Deniz Teknolojileri ve Tic. Ltd Şti) ile dalgıçlık hizmeti, sualtı gemi kurtarma, deniz boru hatları inşaatı ve denizcilik sektöründe kullandığı teknolojik sistemler ile başarılı çalışmalara imza atmaya başlamıştır. ALİ DAYI tirhandili çalıştığı işlerde Türkiye' nin, basınç odası ve ekosounder donanımına sahip ilk teknolojik dalgıç teknesidir.


Asaleti geçmişi geleceğe dönüştürecek çeşit, çeşit işler, hikâyeler, anılar barındırmıştır, bu yüzden 1990 yılında tekneyi kendi bünyesine alır. Ta ki 2016 yılına dek…

''A. Enes EDİZ'' için bu tirhandil hayatının dönüm noktası mesleğine vesile olan bu tekne, ne zorlu işler, denizler arşınlamıştı. Belki içinde dudaklardan dökülmeyen yılların anıları... Denizler ve sualtında geçmiş bir hayat.


"A.Enes EDİS'' ve ALİ DAYI maketi (Bodrum deniz müzesi)


ALİ DAYI Tirhandili sergilenmeden önce Tuzlada yenileme bakım onarımdan geçtikten sonra hazırlanmış, sergilenmek için (Rahmi M. Koç Müzesi) yolunda.


Artık günümüzde yok olmaya, azalmaya başladı böyle güzel değerler. Gelecek nesiller bir tirhandil görebilir mi dersiniz?

ALİ DAYI tirhandili baş kaldırırcasına dimdik ayakta, yakından görmek isterseniz çok uzağınızda olmayacak. ‘’ A. Enes EDİS’’ gerçek değerinin doldurulamayacağı bu güzel tekneyi, gelecek kuşaklara bir miras olması için (Rahmi M. Koç Müzesi) ne bağışladı.


(Fotoğraf : Ömür ATİLA (ALİ DAYI Tirhandili Sancak aborda görünüşü - Sergilenmeden önceki son rötuşlar)


(Fotoğraf : Ömür ATİLA (ALİ DAYI Tirhandili İskele bas omuzluk görünüşü - Sergilenmeden önceki son rötuşlar)


(Fotoğraf : Ömür ATİLA (ALİ DAYI Tirhandili - Sancak kıç omuzluk görünüşü ve yeke dümen Sergilenmeden önceki son rötuşlar)


Artık hazır bir şekilde siz ziyaretçilerini bekliyor (Rahmi M. Koç Müzesi) denizcilik bölümünde bugünlerde sergilenmeye başlayacak. Sakın kaçırmayın.

Gelecek kuşaklara, kalbi deniz ile atanlara, deniz severlere sergilenmek üzere bu bağışından dolayı kendisini ilk ben tebrik ederim.


(Ömür ATİLA - Copyright © 2022 tüm Hakları Saklıdır')

 
 
 

Comments


© 2024  Ömür ATİLA - Kişisel Web Sitesi - Tüm Hakları Saklıdır.

bottom of page